Nakit paranın kullanımının sınırlanması, Türkiye’deki finansal sistemin dijitalleşme sürecinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. 7 bin TL’nin üzerinde yapılan alışverişlerde nakit ödeme yerine banka ya da kredi kartı gibi dijital ödeme araçlarının zorunlu tutulması planlanıyor. Ancak bu düzenleme, yalnızca tüketim alışkanlıklarını değil, ekonominin genel işleyişini de etkileyebilecek önemli bir adım olarak tartışılıyor.
Nakit Para Kullanımı Sınırlanacak mı?
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, bu konuda yaptığı çarpıcı açıklamalarla dikkat çekti. Şahin, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın (GİB) hazırladığı yeni tebliğ taslağının nakit paranın kullanımını önemli ölçüde sınırlandırdığını belirtti. Şahin’in açıklamalarına göre, 7 bin TL’yi geçen alışverişlerde artık nakit para kullanılamayacak ve ödemelerin yalnızca dijital yöntemlerle yapılması gerekecek.
Mahmut Şahin, “Bu, yalnızca bir başlangıç” diyerek, bu limitin zamanla daha da düşürüleceğini ifade etti. Şahin’e göre, bu limit önce 5 bin TL’ye, ardından ise 2 bin 500 TL’ye çekilecek ve nihai hedef, 2030 yılı itibarıyla nakit paranın tamamen kaldırılması olacak. Şahin, bu düzenlemeyle Türkiye’nin nakitsiz bir sisteme geçiş sürecine girdiğini belirterek, “Türkiye Cumhuriyeti’nde nakit paranın yasaklanacağı, kullanılmayacağı sürece girmiş bulunuyoruz” dedi.
Nakit Para Kullanım Limiti Ne Olacak?
Şu an için planlanan limit 7 bin TL olarak belirlenmiş durumda. Bu limitin üzerindeki mal ve hizmet alımlarında, ödemeler sadece dijital yollarla yapılabilecek. Mahmut Şahin, bu düzenlemenin yalnızca vergi kaçakçılığını engellemek gibi gerekçelerle açıklanmasının yeterli olmadığını savunuyor. Özellikle, kayıt dışı ekonomi ile mücadele için getirilen bu önlemler hakkında eleştirilerde bulunuyor. Şahin, “Eğer vergi kaçakçılığını nakit paranın kaldırılmasıyla çözeceğinizi düşünüyorsanız, bu oldukça yanlış bir değerlendirme olur” ifadelerini kullandı.
Dijitalleşmeye Doğru Adım: Nakit Kullanımının Kaldırılması
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın hazırladığı tebliğ taslağı, gelecekte daha büyük adımlar atılabileceğinin sinyallerini veriyor. Bu taslağa göre, bir tüketici örneğin 20 bin TL değerinde bir buzdolabı almak istediğinde, bu bedeli artık nakit olarak ödeyemeyecek ve ödeme yalnızca kart aracılığıyla yapılacak. Şahin, bu düzenlemenin amacının sadece vergi kaçakçılığıyla mücadele etmek olmadığını, bunun ötesinde daha geniş bir ekonomik ve sosyal dönüşümün parçası olduğunu belirtiyor.
“Hepimiz Bir Kümese Tıkılacağız”
Mahmut Şahin, nakit paranın kaldırılmasının, bireylerin özgürlüklerinin kısıtlanmasına neden olacağını savunuyor. Özellikle nakit paranın kalkmasının ardından tamamen dijital sistemlere geçiş yapılmasıyla birlikte insanların bankalardaki paralarını özgürce kullanamayacaklarını iddia ediyor. Şahin’e göre, nakit para kaldırıldığında, bireyler belirli limitler dahilinde harcama yapabilecek ve bu limitler dolduğunda harcamalarına sınır konacak. Ayrıca, karbon ayak izi sınırlandırılması gibi dijital takip mekanizmalarıyla bireylerin yaşam biçimlerinin kontrol altına alınabileceği uyarısında bulunuyor.
Şahin, gelecekte vatandaşlık puanı gibi sistemlerin devreye gireceğini ve insanların harcama alışkanlıklarına göre bir nevi dijital bir kümese hapsedileceğini öne sürüyor. Bu tür sistemlerin insanları ekonomik ve sosyal açıdan zora sokacağını savunan Şahin, “Bu sistemle birlikte yüz binlerce insan işsiz kalacak ve her şey dijital hale geldiğinde, o insanlara ihtiyaç kalmayacak” diyor.
Küresel Güçlerin Etkisi: Nakitsiz Bir Dünya mı?
Mahmut Şahin, bu tür dijitalleşme adımlarının arkasında daha geniş bir küresel plan olduğunu öne sürüyor. Şahin’e göre, dünya genelinde bazı küresel güçler, nakitsiz, mülkiyetsiz ve cinsiyetsiz bir toplum hedefliyor. Şahin, Türkiye’nin bu tür küresel planların deneme tahtası haline getirilmemesi gerektiğini belirterek, nakit para kullanımının kaldırılmasının bu planların bir parçası olduğunu iddia ediyor.
Şahin, uzun vadede, dijitalleşmenin ekonomi üzerindeki etkilerinin yanı sıra, sosyal yapıyı da kökten değiştirebileceğini savunuyor. İlerleyen süreçte nakit para kullanımının sıfırlanması ve bireylerin tamamen dijital sistemlere bağımlı hale getirilmesi gibi adımların atılabileceğini ifade ediyor.